Daha az ağrı, daha iyi bir sosyal yaşam ve daha fazla refah duygusu.
Avustralyalı araştırmacılara göre tıbbi kenevir, çok çeşitli sağlık sorunları olan kişilerin yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabilir. Araştırma tam olarak ne söylüyor?
–Tıbbi Kenevir ve Sağlıkla Bağlantılı Yaşam Kalitesinin Değerlendirilmesi
Araştırma hakemli olarak, coğunlukla kronik ağrı yaşayan, kanser ağrısı, uykusuzluk ve anksiyete nedeniyle tedavi gören bazı hastalarında olduğu 3148 hastayı içeriyor.
8 alanda iyileşme
Araştırmacılar, ağrıya karşı medikal kenevir kullanan insanların, özellikle sosyal ve duygusal refahlarıyla ilgili yaşam kalitesi göstergelerinin 8 alanında, kayda değer bir iyileşme yaşadıklarını buldu.
İyileşme, tıbbi kenevir tedavisine başladıktan sonra meydana geldi. Bununla birlikte, bazı hafif yan etkiler iyileştirmelerle ilişkilendirildi. Sıklıkla yaşanan uyuşukluk, ağız kuruluğu, yorgunluk ve baş dönmesi.
Araştırmacılar, SF-36’daki hasta puanlarındaki değişiklikleri izledi ve belgeledi . Bu, doktorların bir kişinin yaşam kalitesini değerlendirmek için yaygın olarak kullandığı tıbbi bir ankettir.
Listede hastalardan ruh sağlığı, canlılık, vücut fonksiyonu ve ağrı dahil olmak üzere hayatlarındaki 8 alan hakkında bilgi ve veri isteniyor. Tıbbi kenevir tedavisine başladıktan sonra hastalar, SF-36 tarafından değerlendirilen tüm yaşam kalitesi alanlarında iyileşme bildirdiler.
Daha iyi sosyal işlevsellik
En büyük değişiklikler sosyal işlevsellik, fiziksel ağrı ve duygusal rol sınırlamaları alanlarında kaydedildi. Fiziksel işlevsellik, ortalama iyileşmenin en düşük olduğu kategori oldu.
Baş yazar Dr Thomas Arkell şunları söyledi: “Tıbbi kenevirin etkinliğine ilişkin klinik kanıtlar henüz başlangıç aşamasında olmasına rağmen, bu çalışma, tıbbi kenevir kullanan hastaların günlük yaşamlarında ve sağlık durumlarında önemli iyileşmeler yaşadıklarını gösteriyor .”
[fotoğraf: Quality Stock Arts/Shutterstock]
Kronik ağrı için olası rahatlama
Kronik ağrı , dünyadaki tüm ülkelerde olduğu gibi ülkede de en sık görülen sağlık sorunlarından birisidir. Dolayısıyla bu soruna çözüm getiren tıbbi gelişmeler Avustralyalılara potansiyel bir rahatlama sunuyor.
Avustralya Sağlık ve Zindelik Enstitüsü’ne göre 45 yaşın üzerindeki her beş kişiden biri kronik ağrıyla yaşıyor. Bu kişilerin günlük aktivitelerinde kısıtlanma olasılığı oldukça fazla.
Baş yazar Dr Thomas Arkell, tıbbi kenevir ile ilgili araştırmalar çoğaldıkça, tıbbi kenevirin ağrıya karşı yaşam kalitesini yükseltebilecek değerlendirmelere tabi edilebileceğini düşünüyor.
“Tıp camiasında hala tıbbi keneviri tedavi değerlendirmelerine dahil etme konusunda bir miktar isteksizlik olsa da, bu tür uzmanlardan gelen geniş kapsamlı çalışmaların devam etmesinin, uzmanları tıbbi kenevirin önemli bir potansiyele sahip değerli bir seçenek olduğuna ikna edeceğini umuyoruz. Bu ağrı çeken insanların yaşam kalitesini etkiliyor”
Avustralya’da tıbbi kenevir yasal
Avustralya’da tıbbi kenevir 2016 yılında yasallaştırıldı. Doktorların hastalara ürün reçete edebilmesi için yasal onay alması gerekiyor. Onay sayısı son iki yılda hızla arttı ve şu anda 332.000’in üzerinde bulunuyor.
Onayların %55’i kronik ağrı için, bunu anksiyete (%23) ve uykusuzluk veya uyku bozuklukları (%6) izliyor.
Araştırmaya göre önemli miktarda çalışma, tıbbi kenevirin kronik ağrı, kemoterapinin neden olduğu bulantı ve kusma ve multipl sklerozla ilişkili spastisiteden şikayetçi olan hastalarda iyi çalışabileceğini gösterdi. Çalışma, Avustralya klinik ağı Emerald Clinics’te sağlık sorunları nedeniyle tedavi gören 3.148 hastanın deneyimlerini analiz etti .
Dr. Alistair Vickery, Emyria Tıbbi Direktörü: “Topladığımız kanıtlar, tıbbi kenevirin kronik ağrı, uykusuzluk ve kaygı gibi durumlarla mücadele eden insanlara yardımcı olabileceğini ortaya koyuyor.”
Tıbbi kenevir
Tıbbi kenevir terimi , delta-9-tetrahidrokannabinol (THC) ve kannabidiol (CBD) dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere birden fazla biyoaktif bileşen içeren geniş bir ürün yelpazesini (örneğin kurutulmuş çiçek, yağlar, yenilebilir ürünler) kapsar. Randomize klinik çalışmalardan elde edilen kanıtlara ek olarak, hastalar bu ürünleri çok çeşitli sağlık koşullarını yönetmek için kullanıyorlar. Hasta tarafından bildirilen sonuçları içeren klinik kayıtlar, hayati bir güvenlik ve etkinlik veri kaynağı olarak kabul edilmektedir. 8